Yuvarlağın Köşeleri

HAYATIN İÇİNDEN I Yuvarlağın köşeleri
 
                  Japon çiftçilerin “köşeli karpuz” yetiştirmeleri ile ilgili haber, sizin de ilginizi çekmiştir. 
                  Akla hayale gelir iş değil!
                  Ama Japon çiftçiler, akıl ve hayal etmekle kalmamış; uygulamayı da başarmışlar. Küp şeklindeki cam kavanozlara aldıkları karpuzların “sekiz köşeli” gelişip olgunlaşmasını sağlamışlar. Bisküi kutusuna benzeyen karton ambalajlara özenle yerleştirip, piyasaya arzediyorlar. Tanesi bizim paramızla yaklaşık 100 milyon lira. Bizim yuvarlak karpuzların tanesi ise 1, bilemedin 2 milyon lira. 
                  Bu “köşeli karpuz” olayı, sadece Japon çiftçisi ile bizim çiftçiler arasındaki farkı açıklamakla kalmaz, bizim, araştırmanın, bilim ve teknolojinin neresinde olduğumuzu da ortaya koyar.
 
                  MOR HAŞHAŞ
                  Haşhaş çiçeği bildim bileli beyazdır. Geçenlerde Anadolu’da gördüğüm mor çiçekli haşhaş tarlası dikkatimi çekti. Sordum. Tohumunu Hollanda’dan getirtiyorlarmış. Taneleri de, çiçekleri gibi mor oluyor. Devlet de bu haşhaşın kapsülünü daha yüksek fiyata alıyormuş. 
                  Duyduklarım beni sevindirdi. 
                  Çiftçimiz, henüz “köşeli karpuz” üretmeyi hayâl edemese de, mor haşhaşın daha değerli olduğunu anlayıp ona yönelmiş. 
                  Türk ziraatinin nitelikli ürüne yönelmesi şart. Anam-babam işi “Vur pulluğu saç tohumu, ne çıkarsa bahtına!” demeye devam edersek, yaşadığımız kısır döngüyü nasıl aşarız?
                  Topraklar eski toprak değil!
                  Eski karlar, yağmurlar artık yok!
                  Artık karpuzun da, haşhaşında teknik desteğe ihtiyacı var. Meyve sebze yetiştiriciliği başlıbaşına bir ilim ve teknoloji işi haline geldi. 
                  Ya ayak uydurur, ya da Japon’un köşeli karpuzlarını televizyonda benim gibi ağzı açık seyredersin. 
 
                  ÖZDEMİR ASAF
                  Japon köşeli karpuzunu ekranda görünce Özdemir Asaf’ın kitabını hatırladım; Yuvarlağın Köşeleri. Kitapta, Asaf’ın, 1136 özdeyişi var. Gerçi kitabın arka kapağına bunların “şiir” olduğunu belirten minicik bir ibare konmuş ama, özdeyiş (vecize) demek daha doğru olur. İşte bir örnek: 
                   “Bir yuvarlak’ın benim bulabildiğim sayıda köşeleri vardır. Burada durup kalırsam “araştırıcı derler bana. 
                   Bir yuvarlak’ın  benim bilmediği sayıda köşelerim vardır. Bu bildiğimde direnip kalırsam “mutsuz” derler bana. 
 
SEFA KOYUNCU I 2007 – TÜRKİYE GAZETESİ